11 Kasım 2014
Akp iktidara geldi.
2003, Dersim yok.
2004, Dersim yok.
2005, Dersim yok.
2003, Dersim yok.
2004, Dersim yok.
2005, Dersim yok.
*
Kasım 2006…
“Dersim soykırımdır” diyen, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu kuruldu.
Kasım 2007…
Almanya’da Dersim Konferansı düzenlendi, “Dersim soykırımını anma günü” tespit edildi.
Kasım 2008…
Avrupa Parlamentosu’nda “Dersim soykırımı” toplantısı düzenlendi, DTP milletvekilleriyle beraber Bremen mızıkacıları da oradaydı, Bremen üniversitesinden Profesör Mönch denilen arkadaş “Mustafa Kemal yaşasaydı, bugün savaş suçlusu olarak yargılanırdı” dedi.
Kasım 2009…
Avrupa Parlamentosu’nda gene “Dersim soykırımı” toplantısı düzenlendi, hadise iki adım daha ileri götürüldü, Yahudi soykırımından farkı olmadığı, Ermeni soykırımıyla aynı olduğu belirtildi. “Tarihle yüzleşme” sloganı, ilk defa orada kullanıldı, “Atatürk’ün emriyle Atatürk’ün kızı tarafından soykırım yapıldı, Kemalizm’le yüzleşilmeli” denildi. Seyid Rıza için anıt mezar istendi.
Kasım 2009…
Tayyip Erdoğan, tek parti dönemine ilk defa “faşizan” dedi, tesadüfe bak, bunu dediği günkü gazetelerde, piyasaya yeni çıkan bir kitabın reklamı vardı, “Dersim 1938” isimli kitabın yazarı, henüz ünlü değildi, tanınmıyordu, Hüseyin Aygün’dü.
Kasım 2009…
PKK açılımı yapılmıştı, TBMM’de bunun oturumu yapıldı, takvimde başka gün kalmamış gibi, tam 10 Kasım’a denk getirildi, burada konuşan CHP genel başkan yardımcısı Onur Öymen “Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda Şeyh Sait isyanında, Dersim isyanında, Kıbrıs’ta analar ağlamadı mı, hiç kimse çıkıp, analar ağlamasın, mücadeleyi bırakalım dedi mi?” diye sordu. Vay sen misin soran… Tunceli’de “Hitler Onur Öymen” pankartları açıldı, linç kampanyasında Kemal Kılıçdaroğlu başı çekti, Onur Öymen’i istifaya davet etti.
Kasım 2009…
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Tunceli’ye gitti, “Dersim’e hoşgeldiniz” pankartıyla karşılandı, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu’nun mektubu verildi, mektupta “özür dilensin” deniyordu, Abdullah Gül “derhal ilgileneceğini” söyledi.
Kasım 2009…
Tunceli’de Dersimspor futbol kulübü kuruldu, hem de Tunceli Valisi’nin onursal başkanlığında kuruldu.
Kasım 2010…
Berlin Eyalet Parlamentosu’nda “Dersim Katliamını Uluslararası Yargıya Taşıma Konferansı” düzenlendi, sonuç bildirgesinde “soykırım olarak isimlendirilmesi, toprak-tapu haklarının iadesi, tazminat ödenmesi” istendi.
Kasım 2010…
Tunceli’de Seyit Rıza heykeli dikildi.
Kasım 2011…
Chp’ye genel başkan olur olmaz Onur Öymen’in üstünü çizen Kılıçdaroğlu, Onur Öymen’in yerine rövanş gibi, ‘Dersim kırımdır, insanlığa karşı en ağır suç eylemidir” diyen Hüseyin Aygün’ü milletvekili yaptı. Hüseyin Aygün de, takvimde başka gün kalmamış gibi, tam 10 Kasım’da, “Dersim katliamının sorumlusu Chp’dir, Atatürk’ün bu katliamdan haberdar olmaması mümkün değildir” dedi.
Kasım 2011…
Tayyip Erdoğan “yeni chp”li Hüseyin Aygün’ün pasını gole çevirdi, “1938 Dersim olayları için devlet adına özür diliyorum, chp de özür dilesin” dedi. Çocukların katledildiğini söyledi, isyanın elebaşı, İngiliz kuklası Seyid Rıza’nın yaşadıklarını “yürek burkucudur” diye tarif etti, anlatırken gözleri doldu. Yeni chp ortalıyor, Tayyip Erdoğan doksana takıyordu.
Kasım 2012…
Dersim, Lahey’e taşındı. 300 sayfalık dilekçe, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne teslim edildi, “soykırım suç duyurusu”nda bulunuldu. TBMM’de “Dersim olayları nedeniyle oluşan mağduriyetlerin giderilmesi komisyonu” kuruldu. Yeni chp’li Hüseyin Aygün, Seyid Rıza’nın itibarının iadesi için yasa teklifi hazırladı.
Kasım 2012…
Tunceli’de “Dersim 38 Anıtı” açıldı. Merak eden internetten bulsun, fotoğraflarını karşılaştırsın… Dersim 38 Anıtı’yla, Berlin’deki Holocaust Anıtı, neredeyse ikiz kardeş gibi, birbirlerine o kadar benziyorlar.
Kasım 2013…
Yeni chp, Tunceli isminin Dersim olarak değiştirilmesi için yasa teklifi verdi. Kılıçdaroğlu “referandum yapılmasını arzu ederim, Dersim olmasını isterim” dedi. Referanduma filan gerek kalmadı, Tunceli belediyesinin kapısına “Dersim Belediyesi” tabelası takıldı. Akp’nin akil adamlar heyeti rapor yazdı, “Dersim soykırımının kınanmasını, Seyit Rıza’ya itibarının iade edilmesini” istedi. Seyit Rıza’nın torunu, Bülent Arınç’la görüştü, “Dersim için yas ilan edilmesini” talep etti, Bülent Arınç da, “4 mayıs yas günü olsun” önerisini, Tayyip Erdoğan’a iletti.
Kasım 2014…
Facebook, kullanıcıların şehirleri bölümünde, Tunceli’nin ismini Dersim olarak değiştirdi. Kılıçdaroğlu “ben Dersimli Kemalim” dedi. Tayyip Erdoğan’ın başbayisi Ahmet Davutoğlu, Mustafa Kemal’e “Yezid” diyemedi, “Dersim Kerbela’ydı” dedi.
“Dersim soykırımdır” diyen, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu kuruldu.
Kasım 2007…
Almanya’da Dersim Konferansı düzenlendi, “Dersim soykırımını anma günü” tespit edildi.
Kasım 2008…
Avrupa Parlamentosu’nda “Dersim soykırımı” toplantısı düzenlendi, DTP milletvekilleriyle beraber Bremen mızıkacıları da oradaydı, Bremen üniversitesinden Profesör Mönch denilen arkadaş “Mustafa Kemal yaşasaydı, bugün savaş suçlusu olarak yargılanırdı” dedi.
Kasım 2009…
Avrupa Parlamentosu’nda gene “Dersim soykırımı” toplantısı düzenlendi, hadise iki adım daha ileri götürüldü, Yahudi soykırımından farkı olmadığı, Ermeni soykırımıyla aynı olduğu belirtildi. “Tarihle yüzleşme” sloganı, ilk defa orada kullanıldı, “Atatürk’ün emriyle Atatürk’ün kızı tarafından soykırım yapıldı, Kemalizm’le yüzleşilmeli” denildi. Seyid Rıza için anıt mezar istendi.
Kasım 2009…
Tayyip Erdoğan, tek parti dönemine ilk defa “faşizan” dedi, tesadüfe bak, bunu dediği günkü gazetelerde, piyasaya yeni çıkan bir kitabın reklamı vardı, “Dersim 1938” isimli kitabın yazarı, henüz ünlü değildi, tanınmıyordu, Hüseyin Aygün’dü.
Kasım 2009…
PKK açılımı yapılmıştı, TBMM’de bunun oturumu yapıldı, takvimde başka gün kalmamış gibi, tam 10 Kasım’a denk getirildi, burada konuşan CHP genel başkan yardımcısı Onur Öymen “Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda Şeyh Sait isyanında, Dersim isyanında, Kıbrıs’ta analar ağlamadı mı, hiç kimse çıkıp, analar ağlamasın, mücadeleyi bırakalım dedi mi?” diye sordu. Vay sen misin soran… Tunceli’de “Hitler Onur Öymen” pankartları açıldı, linç kampanyasında Kemal Kılıçdaroğlu başı çekti, Onur Öymen’i istifaya davet etti.
Kasım 2009…
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Tunceli’ye gitti, “Dersim’e hoşgeldiniz” pankartıyla karşılandı, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu’nun mektubu verildi, mektupta “özür dilensin” deniyordu, Abdullah Gül “derhal ilgileneceğini” söyledi.
Kasım 2009…
Tunceli’de Dersimspor futbol kulübü kuruldu, hem de Tunceli Valisi’nin onursal başkanlığında kuruldu.
Kasım 2010…
Berlin Eyalet Parlamentosu’nda “Dersim Katliamını Uluslararası Yargıya Taşıma Konferansı” düzenlendi, sonuç bildirgesinde “soykırım olarak isimlendirilmesi, toprak-tapu haklarının iadesi, tazminat ödenmesi” istendi.
Kasım 2010…
Tunceli’de Seyit Rıza heykeli dikildi.
Kasım 2011…
Chp’ye genel başkan olur olmaz Onur Öymen’in üstünü çizen Kılıçdaroğlu, Onur Öymen’in yerine rövanş gibi, ‘Dersim kırımdır, insanlığa karşı en ağır suç eylemidir” diyen Hüseyin Aygün’ü milletvekili yaptı. Hüseyin Aygün de, takvimde başka gün kalmamış gibi, tam 10 Kasım’da, “Dersim katliamının sorumlusu Chp’dir, Atatürk’ün bu katliamdan haberdar olmaması mümkün değildir” dedi.
Kasım 2011…
Tayyip Erdoğan “yeni chp”li Hüseyin Aygün’ün pasını gole çevirdi, “1938 Dersim olayları için devlet adına özür diliyorum, chp de özür dilesin” dedi. Çocukların katledildiğini söyledi, isyanın elebaşı, İngiliz kuklası Seyid Rıza’nın yaşadıklarını “yürek burkucudur” diye tarif etti, anlatırken gözleri doldu. Yeni chp ortalıyor, Tayyip Erdoğan doksana takıyordu.
Kasım 2012…
Dersim, Lahey’e taşındı. 300 sayfalık dilekçe, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne teslim edildi, “soykırım suç duyurusu”nda bulunuldu. TBMM’de “Dersim olayları nedeniyle oluşan mağduriyetlerin giderilmesi komisyonu” kuruldu. Yeni chp’li Hüseyin Aygün, Seyid Rıza’nın itibarının iadesi için yasa teklifi hazırladı.
Kasım 2012…
Tunceli’de “Dersim 38 Anıtı” açıldı. Merak eden internetten bulsun, fotoğraflarını karşılaştırsın… Dersim 38 Anıtı’yla, Berlin’deki Holocaust Anıtı, neredeyse ikiz kardeş gibi, birbirlerine o kadar benziyorlar.
Kasım 2013…
Yeni chp, Tunceli isminin Dersim olarak değiştirilmesi için yasa teklifi verdi. Kılıçdaroğlu “referandum yapılmasını arzu ederim, Dersim olmasını isterim” dedi. Referanduma filan gerek kalmadı, Tunceli belediyesinin kapısına “Dersim Belediyesi” tabelası takıldı. Akp’nin akil adamlar heyeti rapor yazdı, “Dersim soykırımının kınanmasını, Seyit Rıza’ya itibarının iade edilmesini” istedi. Seyit Rıza’nın torunu, Bülent Arınç’la görüştü, “Dersim için yas ilan edilmesini” talep etti, Bülent Arınç da, “4 mayıs yas günü olsun” önerisini, Tayyip Erdoğan’a iletti.
Kasım 2014…
Facebook, kullanıcıların şehirleri bölümünde, Tunceli’nin ismini Dersim olarak değiştirdi. Kılıçdaroğlu “ben Dersimli Kemalim” dedi. Tayyip Erdoğan’ın başbayisi Ahmet Davutoğlu, Mustafa Kemal’e “Yezid” diyemedi, “Dersim Kerbela’ydı” dedi.
*
Dersim, kasımpatı’dır.
*
Her kasım’da pat diye çiçek açar.
Kriz’antem de denir.
Kriz’antem de denir.
*
Ve, Dersim elbette Kerbela değildir ama… Yeni chp, akp’nin koalisyon ortağıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder