12 Şubat 2015 Perşembe

Zahide Uçar : SUÇKOLİK VE KORKU!!…

Suç makinesi gibiydiler. İşlenebilecek bütün suçları işlediler. 
Yaşadıkları, doydukları, soydukları ülkeyi kırk yerinden bıçakladılar. 
Suç işledikçe korktular. Korktukça daha çok suç işlediler…

“Çocuklarımı okutma imkanım yok” dedi, çocuklarını bir iş adamı okuttu. 
Hatta iş adamını arayıp;

“Kıza şu kadar para yolla” bile dedi…

Fransa Devlet Başkanına;

“Benim maaşım yetmiyor, sen ne yapıyorsun?” diye sızlandı. Bursla okuyan 
çocukları armatör oldu. Çocuğunu okutamayan, maaşı yetmeyen(!) babanın 
İsviçre Bankalarında yedi ayrı hesabı olduğu söylendi. Yoksulluktan dem 
vuranlar, paralarını kamyonetle taşıdı, gene de sıfırlayamadı.

12 Yıllık çöküşün ana başlıkları:

1-Ülke varlıklarının yarısı yabancıların elinde. Diğer yarısı da yabancı 
ortaklı… Trakya’dan Akdeniz’e tarım alanları bankalara, özellikle 
yabancı bankalara ipotek edildi. Ödenemeyen krediler nedeni ile tarım 
alanları yabancı bankaların eline geçiyor.

2-Dereler, akarsular büyük oranda yabancı şirketlerin eline geçti.

3- Maden yasası yabancıların lehine çıktı. Dağ-taş “maden çıkarsın diye” 
yabancıya verildi.

4-Ege’de 17 Ada Yunanistan’a verildi. Yani, Cumhuriyet tarihinde Türkiye 
ilk defa toprak kaybetti.

5-Güneydoğu’da paralel devlet kuruldu.

6- 40 bin insanın ölümünden sorumlu uyuşturucu baronu, tecavüzcü bir 
cani, “eş başbakan” olarak, hapishanesinden AKPKK’ya talimatlar 
yağdırdı. Örgütünü yönetti. Tehdit etti.

7- İlk defa bir hükümet emperyalist devletlerin maşası kanlı bir terör 
örgütü ile masaya oturdu. İsteyen terör örgütü, diz çöküp veren AKPKK oldu.

8- İlk defa terör örgütüne özgürlük verilirken, Türk Ordusu kışlaya 
hapsedildi.

9- CİA’nın pençesinde açılım yapabilmek için, hükümet edenlerce Türk 
Ordusu’na tuzak kurularak esir alındı.

10- Türk askerleri kanlı terör örgütü PKK’lıların gizli tanıklığı ile 
linç edildi. Esir evlerine tıkıldı.

11- Genelkurmay Başkanı dahil, ülkede dinlenmeyen kurum ve kişi kalmadı. 
Türk Milletinin evi “Biri bizi gözetliyor” programında ki evlere döndü. 
Kafaları bağladılar ama, insanları çırılçıplak bırakacak şekilde afişe 
ettiler.

12- Siyaset ve ticaret, şantaj kasetleri ile şekillendirildi. Rüşvet, 
yolsuzluk, hırsızlık olmazsa olmaz kural haline geldi.

13-Rant alanları yaratıp, haksız kazanç sağlayarak, hem kendileri köşeyi 
döndü, hem de yandaş milyonerler yaratıldı.

14- Ülkenin sit alanları dahil, bütün ederleri yağmalandı.

15- Kadim İstanbul’un tarihi yok edilerek; ruhu öldürüldü. Tarihsel 
hikayesi olmayanların şehri New York gibi, paraya tapanların kurduğu 
şehirlere dönüştürüldü.

16- AVM hakimiyeti kurularak; yerli üretime, küçük esnafa, bakkala savaş 
açıldı. Yabancı markaların üstünlüğü sağlandı. Ülke ithalat çöplüğüne 
döndürüldü.

17- Milli Eğitim sistemi, sömürge devletlerin eğitim seviyesine indirildi.

18- Sınav hırsızlığı olmazsa olmaz kural haline geldi. 
Hırsızlık-yolsuzluk olmayan tek bir sınav yapılamadı. Bütün kurumlar 
gibi ÖSYM’nin de itibarı sıfırlandı. ÖSYM’nin başına 
intihalci(başkalarının eserini çalıp, kendi eseri gibi yayınlayan kişi) 
bir şahıs getirildi.

19-Üretim yerine tüketim özendirildi. Türk halkı borca batırıldı.

20- Taşeron işçilik, taşeronun taşeronu gibi bir sistem icat edilerek, 
işçi ölümlerinde AB ülkelerinde birinci, dünyada ikinci olduk.

21- Yargı, özelleştirme, dinlemeler, madenlerin kiralanması tek kişinin 
eline verildi.

22- Camilere, ibadet yerlerine siyaset sokuldu. Diyanet AKPKK’nın emrine 
girdi.

23- Cumhuriyet tarihinde ilk defa AKPKK tarafından bir ayetin okunması 
yasaklandı. Yasaklı ayetin yazılı olduğu levhayı kaldırmayan Müftü 
Yardımcısı sürüldü. Bir müezzin YALAN SÖYLEMEDİĞİ için sorgulandı ve 
sürgün edildi.

24- Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir ayetle dalga geçildi. Müslüman 
olduğunu söyleyen yandaş, bu duruma susarak suça ortak oldu.

25- Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir parti başkanı “Allah’ın sıfatları 
ile sıfatlandırıldı.” İlk defa bir partili kadın, parti başkanı ile 
nikahlı gibi olduklarını söyledi.

26- Milli öncüleri sahiplenenleri putperestlikle suçlayan güruhtan biri;

“Tayyip’i üzmek Allah’ı üzmektir” diyecek kadar sapıklaştı ama bu söze 
kimsenin gıkı çıkmadı.

27- AKPKK’nın Düzce vekili kendisini Hz. İbrahim ilan etti. Hz. Muhammet 
de küçük kardeşim dedi. Kendinden olmayanları dinsizlikle suçlayan 
partili münafıklar, bu söze de sesini çıkarmadı.

28- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir il başkanı(AKP Kırıkkale 
il başkanı), Parti adına Hz. Muhammed(s.a.v) adına kimlik çıkarmaya 
cüret etti. Din ticareti yapan güruh buna da sesini çıkarmadı.

29- ABD askerlerinin bir yeniyıl gecesi, İncirlik’te mescide girerek 
mimberi dağıttı. Kur’an-ı parçaladı. Elin ülkesindeki karikatürler 
için(işin kolay yanı çünkü) ayağa kalkanlar, kendi ülkelerinde Conilerin 
Kur’an-ı parçalamasının üzerini örttü. Din istismarı ile köşeyi dönen 
AKPKK ve taraftarları üç maymunu oynadı. Rahatsız bile olmadılar.

30- İlk defa; müttefik dedikleri bir ülkenin askerleri, Türk Askeri’nin 
başına çuval geçirdi. Hükümet edenler gıkını çıkarmadı. Hatta “nota 
verecek misiniz?” diye soranlara; “-Müzik notası mı?” diye cevap vererek 
alay edildi.

31- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir Başbakan ve 
Cumhurbaşkanı, Suudi Kralı’nın ayağına otele gitti. Sandıklar içinde 
gelen hediyelerin akıbeti ise bilinmiyor.

32- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir başbakan, “Yahudi 
kuruluşlarından” hizmet madalyası aldı.

33- Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde ilk defa bir Cumhurbaşkanı, İngiliz 
Kraliçesinin Türk Bayrağı asmadan demir attığı savaş gemisine giderek, 
Kraliçe’ye bağlılığını sunmuş oldu(!).. Sömürge ülkelere gittiği gibi 
tacını takarak ülkemize gelen Kraliçe tarafından Gül’e Haç’a hizmet 
nişanı takıldı(!)..

34- İlk defa görev süresi dolan bir Cumhurbaşkanı, devletin 
saraylarından bir olan Huber Köşküne yerleşerek, milletin sırtından 
geçinmeye devam etme yolunu seçti.

35- İlk defa bir başbakan, kendi ülkesi dahil Ortadoğu’da 22 ülkenin 
bölünme projesinde rol aldı.

36- İlk defa “din ticareti ile siyaset yapan” bir hükümet, Haçlı Ordusu 
ile birlik olup, emperyalist devletlerin, Müslüman Coğrafyanın yer altı 
ve yer üstü kaynaklarına el koymak için açtığı savaşa destek verdi.

37- İlk defa bir başbakan; Müslüman bir ülkeyi talan eden, kadınlara 
tecavüz eden Haçlı askerlerine, “ülkelerine sağ salim dönsünler diye dua 
etti.”

38- İlk defa bir hükümet Ortadoğu’da; “İngiltere-İsrail-ABD” çıkarlarını 
korumak adına, kendi ordusunu etkisiz hale getirdi. Donanmayı çökertti.

39- İlk defa bir bakan(Taner Yılmaz), “eğitim seviyesi yükseldikçe 
AKP’ye oy verme oranı düşüyor” diyerek, kendi seçmenine “Cahil” dedi.

40- İlk defa bir AKPKK’lı vekil, “Başbakan’ın da bir çoban olduğunu” 
söyleyerek, kendi seçmenine “KOYUN” ya da “SIĞIR” demiş oldu.
“Demek ki, onca ihanete rağmen hala kendilerini destekleyenlerin 
olmasına kendileri de akıl erdiremiyor….”

41- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bütün medya susturuldu. Havuz 
medyası oluşturuldu.

42- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa devlete karşı işlenen suçlar suç 
olmaktan çıkartılırken, hükümete karşı yapılan muhalefet bile terör 
kapsamına alınarak, “darbe” sayıldı.

43- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk olarak bir başbakan, maden kazasında 
yakınını yitiren bir vatandaşı tokatladı. Koruması tekmeledi.

44- İlk defa bir Başbakan şehit babasını dava etti.

45-T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa NUTUK kitabı suç delilleri arasına 
girdi.

46-Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa basılmayan kitap “darbe” 
unsuru sayıldı.

47- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa; “yurt dışından gelerek 
kumpas davanın davetine icabet eden askerler, “kaçma(!)” şüphesiyle 
tutuklandı.

48- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa; gaziler, askerler iftiralar 
ve linç nedeniyle intihar etti.

49- Toma ve zehirli gaz ile polis şiddeti, AKPKK hükümetinin ayrılmaz 
bir parçası haline geldi.

50- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir Başbakan, vatandaşı hedef 
alarak öldüren polisleri, göz çıkaran polisleri, “destan yazdılar” 
diyerek övdü. Vatandaşa en ağır şiddeti uygulayan polisleri bir maaş 
ikramiye ile ödüllendirdi.

51-T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir başbakan “Alevi-Sünni” 
kışkırtması yaptı.

52- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir Başbakan milleti etnik 
parçalara bölerek bir milletin adını etnik azınlığa indirgedi. Türk 
adına ve simgelerine karşı savaş açtı.

53- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir hükümet zamanında Türk 
Bayrakları indirildi. Yakıldı, yırtıldı. Tahrik unsuru sayıldı.

54- Milli bayramlar yasaklandı. Kurtuluş Savaşı Müzelerinin ismi 
değiştirildi.

55- Türk Milleti’nin bayramları yasaklanırken, Papa öldüğünde bayraklar 
yarıya indirildi.

56- Türk düşmanı Suudi Kralı öldü. Kendi ülkelerinde bile yas ilan 
edilmemişken, AKPKK Türkiye’de yas ilan etti.

57-Türkiye kara para cenneti oldu. Sürekli af çıkarılarak ülke 
ekonomisine sıcak kara para pompalanarak ayakta tutma politikası 
geliştirildi.

58- Zina suç olmaktan çıkarıldı. Fuhuş %300 arttı. Ahlaki çöküş zirve yaptı.

59-Kadın cinayetleri adi vaka haline geldi.

60- Türkiye’nin endemik tohum çeşitliliğine karşı savaş açıldı. Yerli 
tohum yasaklandı. Üretici, kısır İsrail tohumlarına mahkum edildi. 
Milyon dolarlar İsrail’e aktarıldı.

61- Yerli ilaç firmaları bitirildi. Hastalık olmadan önlemek için 
çalışan sağlık kurumları kapatıldı. Sağlıkta devrim diye başlayıp, 
hastayı tedavi olmaktan uzak, göz boyayıcı bir sisteme mahkum ettiler. 
SGK yandaş sağlık kurumlarınca soyuldu. İlaç ve aşıda tamamı ile dışa 
bağımlı bir ülke haline geldik.

62- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir hükümet; terörist gruplara 
açıktan destek verdi. Ülkeyi teröristlerin üssü haline getirdi. Terör 
gruplarının ülke içinden terörist devşirmesine göz yumdu. Ülke 
güvenliğinin altına dinamit koydu. Türkiye’nin savaş suçlusu olarak 
yargılanma tehlikesi ortaya çıktı.

63- İlk defa bir hükümet 911 km. lik en uzun sınırımız olan Suriye 
sınırını silerek ülke güvenliğini ateşe attı. AKPKK öncesi sınıra Suriye 
Devleti hakimdi. Yani, bir muhatap vardı. AKPKK mahareti ile 
teröristlerin üstlendiği bir bölge haline geldi. Kısacası; Türk 
Milletinin Güvenliğini göz ardı ederek, düşman cephesinde yer aldı.

64-T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir hükümet; meclis kararı 
olmaksızın, Libya’yı parçalattırdıkları terör gruplarına elden para 
dağıttı. Libya’dan getirdikleri yaralı teröristleri tedavi ettirip, beş 
yıldızlı otellerde ağırladı.

65- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa, besledikleri terör grupları 
Reyhanlı’yı kana buladığında, başbakan Reyhanlı’ya gitmek yerine 
Amerika’ya gitti.

66- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir hükümet; hazırladığı anayasa 
taslağını muhalefet dahil kendi vatandaşından saklayarak, ABD’ye onaya 
gönderdi.(Özbudun’a hazırlattılar. Halktan saklayıp ABD’ye onaya 
gönderdiler.)

67-İlk defa bir hükümet kendileri hakkında dava açanları içeri 
tıktırmakla övündü. Yolsuzluk davası yürüten (Deniz Fenerin davasından 
rüşvet ve yolsuzluk davasına kadar) yargıçları görevden aldı. Haklarında 
soruşturma açtırdı.

68- T.Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir başbakan halkı “biz-siz” 
ekseninde kutuplaştırdı. Taraftarını kinlerine sahip çıkmaya davet etti. 
Her demokratik ülkede yapılan eylemlere karşılık; “%50’yi evde zor 
tutuyorum” bile dedi. Hatta; “Biz de onbinlerle karşınıza çıkarsak…” 
diye halkı tehdit bile etti. Komşuya komşusunu şikayet etmesini söyledi.

69-T.Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir başbakan yaşadığı ülkeyi katil 
ilan etti. Ülkeyi sanık sandalyesine oturttu.

70-İlk defa; İtalya’dan kalkan Türk Hava Yolları uçağında bulunan 
dergide, bölünmüş Türkiye haritası yayınlandı.

71- İlk defa Dışişleri Bakanlığı ajandasında “Ermenistan’da bulunan 
sözde soykırım anıtının resmi” yer aldı.

72-İlk defa bir Cumhurbaşkanı 1150 odalı kaçak saray yaptırdı.

73- İlk defa bir cumhurbaşkanı kaçak sarayına tanesi bin liraya su 
bardağı aldırdı.

74- İlk defa bir hükümet kendisi ve yandaşlarını yargı dışına çıkartarak 
yasaları çiğnedi.

75-İlk defa bir hükümet Sayıştay denetiminden kaçıp Sayıştay raporlarını 
baypas etti.

76- İlk defa bir başbakan bütün başbakanların harcadığı örtülü ödenek 
toplamından daha fazla para harcadı.

77- İlk defa bir başbakan; “anamız ağladı sayın başbakanım” diyen 
çiftçiye; “Ananı da al git lan” dedi.

78-İlk defa bir başbakan eşi devlet uçağı ile bir başka ülkeye düğün 
davetiyesi vermeye gitti.

79- İlk defa rüşvet parası ile umre ziyareti yapıldı(!)… Şeytan 
alışverişte görsün….

80-İlk defa bir başbakan yabancı ülkeler ile yaptığı görüşmeleri 
devletin kayıtlarından kaçırdı. Türk tarafından kimse içeri alınmadı.

81- İlk defa başbakan, bakan, danışman ve parti yönetimi sınavdan muaf 
tutularak devlet kadrolarına yerleştirildi.

82- Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir hükümet, yolsuzluk ve rüşvet 
davasını mağduriyete dönüştürdü. Mağdur olabilmek için emniyet ve 
yargıyı hallaç pamuğu gibi attı. Rüşvet ve yolsuzluk suçlamasından 
yargılananları milletin gözünün içine baka baka, alay edercesine yargı 
dışına çıkardı. Yetmedi!!. Asla aklanamayan, vicdanlarda kabul görmeyen 
paralara bir de FAİZ ALDI….
Din-iman deyip, dini tapulu malı sayan münafık takımı, bu durumu bile 
savundu. Meğer dinlerinin de bir fiyatı varmış. Fiyatları ödenince 
önceden savundukları ne varsa sattılar.

83- Tük Milleti şirketlerin, bankaların insafına terk edildi. Vergiler 
vergi olmaktan çıkıp haraç haline geldi. Özelleştirdikleri kurumların 
yandaş şirket sahiplerine halkı kaz gibi yolduruyorlar.

84- İlk defa bir hükümet umre yapan birine mecliste oy kullandırma 
başarısını(!) gösterdi. Sahte seçmenler icat etti. Her alanda sahtecilik 
olmazsa olmaz kural haline geldi.

Suç makinesi haline gelen şahıs ve parmak çocukları, suçları çoğaldıkça 
panikliyor. Panikledikçe yasa üzerine yasa çıkarıyor. Cumhuriyetten 
derebeyliğine keskin bir viraj alıyoruz. Bir tarafta Derebeyi’nin 
korumaları haline gelen emniyet güçleri, diğer tarafta yaşadığı kaos 
nedeniyle şoktan çıkamayan bir halk….

Korktukça alınan uçak sayısı, uçak filosuna dönüştü. Durumlar 
kelleşirse, bütün aileyi doldurabilmek için herhalde… Tabii, bir de 
sıfırlanamayan dolarlar var….

Saraylar içinde korunabileceğini sanan şahıs, sarayın altından kaçış 
tünelleri de yaptırdı mı acaba(!)?

Sonuç olarak:

“Eskiden eşkıya dağa çıkar ve bölgeyi haraca keserdi. Artık dağa 
çıkmıyor. Peki ne yapıyor?

Vekil olup meclise çıkıyor!! (Z. Uçar)”

İLK KURŞUN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder